‘DİONYSOS ŞENLİKLERİ’
KÜLTÜREL MİRAS ETKİNLİKLERİ
İzmir, yıl 2022…
B
|
ir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde, develer tellal,
pireler berber iken, ben annemin beşiğini tıngır mıngır sallar iken, zaman
zaman içine girmiş, yıl 2022 olmuş.
Ege'nin incisi güzel İzmir, dünya çapında kültürel butik etkinliklerin,
kültürel miras turizminin, doğal yaşam kalitesini arayanların dünyadaki
başkenti olmuş. İzmir’de yıllarca uğruna emek verilen ‘yenilik’ ve ‘kalkınma’
çalışmaları yerini bulmuş.
Vaktiyle oluşmuş ve hala oluşan yeni ve yaratıcı fikirler ticari yarara dönüşüyor
İzmir’i, çevresini hatta tüm Egeyi maddi manevi refaha kavuşturmuş. Kamu
kuruluşları, üniversiteler ve özel sektör, sivil toplum kuruluşları iletişim ve
işbirliği içinde imiş.
Artık İzmir tıpkı antik dönemde ve
tarihsel süreçlerinde olduğu gibi dünya çapında bir ışıl ışıl bir liman kenti
olmuş. Akdeniz ve dünya ticaretinin önemli bir kilit noktası, şarap ve zeytinyağı
gibi bölgeden gelen çeşitli ürünlerin ihracatını yapan, sanayisi özel ve örnek şekilde gelişmiş, ekonomik refah içinde yaşayan bir kültür ve sanat kenti
olmuştur.
Artık burada doğan gençler beyin göçü
yapmıyor, iş bulmak için İstanbul’a ya da yurt dışına gitmiyor, şehir dışı tüm
seyahatleri sadece kendilerini geliştirmek için oluyormuş.
Artık İzmir kültür sanat fabrikalarının
çoğaldığı, kültür endüstrisinin Türkiye’deki ve dünyadaki butik bir pilot merkezi
haline gelmiştir. Kültürel butik etkinlikler, kültürel miras etkinlikleri ve
kültür turizmi, doğa, sağlık ve eko turizm kadar gelişmiş Ege turistlerle ve bu
bacasız sanayinin getirdiği refahla ülke ekonomisine fazlasıyla katkıda bulunur
olmuş.
Örneğin, Kültürel Miras Etkinlikleri,
‘Dionysos Şenlikleri’ örneği yapılır olmuş her yıl. Eskiden olduğu gibi
geleneksel, eskiden olduğu gibi özel olurmuş. İnsanlar Çin’den, İspanya’dan,
Yeni Zelanda’dan sadece bu butik etkinliğe katılmak için gelir, gelmişken
gezer, dönerlermiş ülkelerine.
Çünkü herkes, başta üniversiteler,
tiyatrocular, güzel sanatlar fakülteleri, müzisyenler, dansçılar, kostümcüler,
aksesuar tasarımcıları, şairler, yazarlar, gösteri sanatları ustaları,
şarapçılar, doğa dernekleri, doğaseverler, STK’lar, çorbada kimin tuzu
olabilirse bir araya gelmiş, eskiden olduğu gibi ‘Dionysos sanatçıları’ ruhu
ile birleşmiş ve birlikte ortaya tılsımlı şölenler düzenler olmuşlar.
Aksesuarlar için uhu satan bakkal da
kazanmış, koreograflar, dansçılar da, kostüm tasarımcıları da, ev kadınları da,
çiftçiler de, çobanlar da, sosyal bilimciler de, turizmciler de, halıcılar da,
dericiler de, masörler de, kendisini var ederek çalışma fırsatı bulan işsiz
insanlar da, bölge de, ülke de…
İzmir yaşaması çok heyecanlı, rüzgârı
ürperten ve güzelliğin büyüsünü tüttüren mutlu bir şehirmiş.
Değerli arkadaşım,
YanıtlaSilÇoook eskiye gitmişsin çok!!!! Şimdiki İzmiri de senin kaleminden bir okusak? Eminim ki elin varmıyordur yazmaya. İzmiri İzmir yapan değerlerden uzaklaştıkça, politikayı para kazanma aracı olarak görenlerden Allah hepimizi korusun diyorum...
Kaleminize, yüreğinize sağlık. Umarım bu senaryonun gerçekleştiğini görmek için çok beklemeyiz. İzmir'de sanat faaliyetlerini yaşattıkça İzmir ruhunu da hep yaşayacağız umarım. Duayenlerimizin ışığında gençlerin öncelikle yürümesi gereken bir yol, sanat yolu, kültür yolu.. Umarım bu yolda yürüyenler hep var olur..
YanıtlaSil